Beslenme kanser öncesinde, sırasında ve sonrasında çok önemlidir. Yapılan bilimsel çalışmalarda, beslenmenin kanser üzerindeki etkinliği ortalama %35 olarak tespit edilmiştir. Bazı araştırmalarda bu oran çok daha yüksektir. Bu noktada etkili olanlar, bitkilerin kendilerinde bulunan aflatoksin, okratoxin gibi karsinojenler ve besin hazırlama sırasında oluşan akrilamid vb. kanserojenlerdir. Yani aslında beslenme kişiyi […]

Lenf kanseri (lenfoma) vücudun savunma hücreleri olan lenfositlerin kanserleşerek kontrolsüz büyümesidir. Lenf kanseri en sık görüldüğü yerler; lenf bezleridir. Lenf bezleri vücudun en önemli savunma mekanizmalarından biridir. Vücudumuzda bulunan binlerce lenf bezi, enfeksiyon ve hastalıklara karşı direnmemizi sağlayan bağışıklık sisteminin en önemli parçasıdır. Yaşanan enfeksiyonlar sırasında lenf bezleri büyüyor. Hastalık sona […]

Pestisit, endüstriyel tarımda mantar, böcek, yabani otlara vs. karşı kullanılan kimyasalların genel adı. Oysa ‘tarım ilacı’ olarak bilinen pestisitler iyileştirmiyor; toprağı, suyu, havayı, insanları, hayvanları zehirliyor. Bitkilere uygulanan pestisitlerin sadece yüzde 2’si uygulandığı alanda kalıyor; geriye kalan yüzde 98’lik kısım havaya, toprağa ve suya karışıyor. Günümüzde yaygın olarak kullanılan bazı […]

Bilim insanları, kişilerin günde en az 30 dakikasını orta düzeyde bir egzersiz yapması durumunda, kanser kaynaklı ölüm riskinin yüzde 31 azalacağını tespit etti. Günümüzün en büyük sorunu olarak ‘hareketsizlik‘ olarak ifade ediliyor. Uzmanlar, bu durumu kalp krizi, diyabet, hipertansiyon, obezite, felç ve romatizma hastalıkları gibi birçok sağlık problemi ile bağlantısı […]

Anemi; mide ve bağırsak gibi sindirim sistemi kanserleri başta olmak üzere, tüm kanser çeşitlerinin belirtilerinden biri olabiliyor. Aneminin nedenleri arasında kanser de yer alıyor. Bu nedenle anemi tedavisine başlanmadan önce kanserin de akla gelmesi ve buna yönelik tetkiklerin yapılması gerekir. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. M. Rafet Yiğitbaşı, 4 Şubat […]

Son zamanlarda adını sıklıkla duyduğumuz meme kanseri kadınların en büyük korkulu rüyası haline geldi. Erken teşhisin tedaviye büyük kolaylık sağladığı hastalıkla ilgili önemli bulgulara rastlandı. Meme kanseri vücutta daha iyi büyümek için kemik yapısını değiştirdiği ve böylelikle tümör sayısını arttığı ortaya çıktı. Son zamanlarda çalışmaların yoğunlaştığı Sheffield Üniversitesi’nden bilim insanları, […]

Kanser tedavisinde en çok kullanılan yöntemler; kemoterapi, radyoterapi ve cerrahi operasyon olmakla birlikte özellikle son yıllarda alternatif tedavi yöntemleri de geliştiriliyor ve bitkilerin iyileştirici gücünden de yararlanılıyor. Şifalı olarak nitelendirilen bitkilerde yer alan doğal bileşenlerin araştırılarak ilaç görevi üstlenerek kullanılmasıyla gerçekleşen kanser tedavi yöntemine ‘fitoterapi’ adı veriliyor. Fitoterapi yöntemi ile […]

Yumurtalık kanseri, kadınlarda her yaş grubunda ortaya çıkabilen bir kanser türü olsa da, hastalığın görülme sıklığı menopoz sonrası ileri yaşa bağlı olarak artıyor. Erken evrede belirti vermeyen yumurtalık kanseri, tanısı geciktiği için tedavi süreci de uzayabilen bir hastalık olarak biliniyor. Prof. Dr. Mehmet Karaca, yumurtalık kanserinde modern tedavi yöntemleri hakkında […]

Doç. Dr. Cem İyibozkurt rahim ağzı kanseri risk faktörleri hakkında bilgi verdi. Rahim, gövde ve rahim ağzı bölümlerinden meydana gelmektedir. Rahim ağzı ise, doğum esnasında genişleyen ve bebeğin çıkmasına izin veren bir yapıdadır. Rahim ağzını meydana getiren hücrelerin normal olmayan bir şekilde büyümesi ve üremesi neticesinde rahim ağzı kanseri meydana […]

Meme kanseri tanı, tedavi ve takibinde yeni gelişmelerin olduğunu belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Fatih Ağalar, her “büyük tümör“ün ileri evre bir kanser belirtisi olmadığını söyledi. Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türleri arasında ilk sırada yer alıyor. Bu kanserin pek çok farklı şekilde görüldüğünü anlatan Prof. Dr. Fatih Ağalar önemli […]

Recent Post