Yazın Formda Kalmanızı Sağlayacak Beslenme Önerileri

Yaz aylarında beslenmenizde belirli değişiklikler yapmanız sağlığınız açısından büyük önem taşıyor. Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak artan vücut ısısı metabolizmayı yavaşlatırken, sıvı kaybı da birtakım sağlık problemlerini beraberinde getiriyor. Yazın formda kalmak için sağlıklı beslenme nasıl olur?

Güne su ile başlayın:  Su bütün gece sizinle birlikte uyuyan sindirim sisteminizi uyandıracaktır.

Sonra kahvaltı:  Kahvaltı mutlaka yapılmalıdır.  Çünkü metabolizmayı hızlandırmanın en doğru yolu güne kahvaltı ile başlamaktır.  Kahvaltıyı atlamak yarar yerine zarar verir.

Ara öğünler:  Metabolizmayı dinç tutmak için ara öğünleri atlamamaya gayret edin.  Ara öğünler kan şekerinde oluşabilecek ani düşmeleri engelleyerek tatlı krizini önler, açlığınızı yatıştırır ve bir sonraki öğünde fazla yemenizi engeller.

Ana öğünler:  Ana öğün kesinlikle atlanmamalıdır.  Bazı kişiler gündüz çok yiyip akşam yemeklerini atlar.  Bu büyük bir hatadır.  Mutlaka az da olsa yemek yenilmeli, öğün atlanmamalıdır.

Öğünlerinizin glisemik indeksini azaltın:  Beyaz besinler yerine kahverengi besinler tüketin.  (beyaz prinç yerine bulgur, makarna yerine kepekli makarna, beyaz un yerine esmer un gibi )  Yüksek glisemik indeksli besinler kan şekerini hızla yükseltir ve hızlı düşürürler.  Karbonhidratlı besinler yanında proteinli besinlere yer veriniz.

Daha çok hareket:  Her gün en az yarın saat yürüyüş yapmak sizin formda kalmanızı sağlar.  Yediğinizden çok fazla enerji tüketmelisiniz.

Light ürünlere dikkat ediniz:  Light diyerek istediğiniz kadar tüketmeyin.  Çünkü onlarda kalori var.  Belli miktarlarda belli besinlerin yerine tüketmeye devam ediniz.

Sebze ve meyveler:  Sağlığın korunması için günde en az 5 porsiyon sebze ve meyve tüketiniz.

Dondurma: Yaz mevsiminin vazgeçilmezi olan dondurmadan vazgeçmenize gerek yok.  Günde 2 topu geçmeden tüketebilirsiniz.  Fakat soslu ve kremalı olanları değil.

Zararsız sanılan zararlı atıştırmalıklar:  Bir lokmadan bir şey olmaz deyip kaçamaklar yapmayın.  Yapılan araştırmalarda bir lokmalık atıştırmanın günlük enerji alımını % 5 ile % 10 arttığı görülmüştür.

Yazın Beslenmede Bu Hataları Yapmayın!

Yazın uzayan günler ile birlikte aktivitelerimiz artarken beslenme düzenlerimizde, öğün saatlerimizde değişiklikler olur. Havalar ısındıkça da bizi daha serin tutan sıvı içeriği yüksek gıdalara ağırlık vermeye başlarız. Hatta o kadar bu gıdalara yöneliriz ki beslenmemiz tek tip beslenmeye döner. Genellikle de bu tek tip beslenmede sizin de bildiğiniz gibi aşırı meyve, şekerli meşrubatlar ve dondurmalar bulunur.

Az Uyumayın!

Havalar sıcak olunca uyumak zorlaşabilir, geç saatlere kadar uykunuzu kaçırıp sonra da geç yatıp metabolizmanızı bozmayın. Araştırmalar gösteriyor ki az uyuyanlar daha fazla kilo alma riski taşıyor.

Kahvaltıyı Atlamayın!

Kahvaltılar da havaların ısınmasıyla, canınız bir şey istemediği için ya da geceyi ayakta geçirip başka şeyler atıştırıldığı için çok fazla atlanıyor. Evet, bazen canınız bir şey istemeyebilir ama kahvaltıyı atlamak yerine kahvaltıya farklı alternatifler getirin. Her zaman dediğimiz gibi güne enerjik ve hareketli bir metabolizma ile başlamanın olmazsa olmazı kahvaltılardır.

Akşam Yemeğini Çok Geç Yapıp Miktarı Abartmayın!

Gün boyunca sıcak nedeniyle ısınan vücudunuzun o hiçbir şey istemez hali güneşin gitmesiyle bitiyor ve birden akşam ne yerse yesin doymayan hali geliyor. Bu durum aslında çok normaldir. Yaz sonunda ise bütün gün aç kaldım nasıl aldım bu kiloları diyorsunuz, demeyin, sebep bu. Azar azar da olsa metabolizmanızı çalıştıracak düzgün öğünler yapmaya çalışın.

Fast Food yiyeceklere yönelmeyin!

Yazın yazlıkta evde sıcaklardan yemek yapmaya üşenilip sürekli kızartmalar, hamur işleri tüketilmeye başlanır. Bunlar pratik olabilir ancak sağlık açısından zararlıdır ve kilo almanıza sebep olurlar. Ne yediğinizin sağlığınız açısından önemli olduğunu unutmadan beslenmenize gereken önemi verin, güzel sağlıklı yemekler hazırlayın.

Asitli ve şekerli içeceklerden uzak durun!

Özellikle su içme alışkanlığı olmayan kişilerin yaz mevsiminde yaptığı en büyük hata asitli içecekleri çokça tüketmeleridir. Biliyoruz ki içeceklerden alınan sıvılar hiçbir zaman suyun yerine geçmiyor.

Aşırı kafein tüketmeyin!

Aşırı kafein tüketimi vücudunuzdan suyun atılmasını sağlar. Özellikle yaz aylarında sıvı gereksinimi artan vücuda bunu yaparsanız vücudunuz daha fazla susuz kalır. O yüzden çay, kahve, yeşil çay gibi kafeinli içecekleri içtiğinizde yeteri kadar su içtiğinizden emin olun. Bu içeceklerdeki miktara dikkat etmenizi gerektiren bir diğer sebep ise bu içeceklerin susuzluğu bastırmasıdır. Susuzluk bastırılınca da vücudun su ihtiyacını karşılayamazsınız.

Susamayı beklemeyin!

Unutmayın yaz aylarında terleyen vücudumuz, daha fazla suya ihtiyaç duyar. Her gün en az 2 litre su için ve de sadece içtiğiniz suyun su yerine geçtiğini unutmayın.

Her gün soslu kremalı dondurma yemeyin!

Yazın en serinleten, en sevilen tatlısı dondurma biliyoruz. Dondurmada önemli olan hangi dondurmayı ne miktarda ve de en önemlisi ne sıklıkta yediğiniz… Paket olup çok fazla şeker yağ içeren dondurmalardan uzak durun. Dondurma ile ilgili yapılan bir diğer hata da tüm gün çok fazla miktarda sadece dondurma tüketmektir. Tek tip beslenmek, kalori aşımı olmasa bile besin yetersizliğine sebep olacağından sağlıklı değildir.

Yazı Karpuz Peynirle geçirmeyin!

Bu ikiliyi kan şekeri dengesini kurması ve doygunluk vermesi sebebiyle sağlıklıdır. Fakat yazın bunaltıcı sıcaklarında zevkle yendiğinden porsiyon kontrolü problemleri çıkarabilmektedir. Özellikle hem hızlı hem doyurucu olması bakımından sık sık bu ikilinin başına oturmak tek tip beslenmeye dönüşür. Kontrolü kaybetmek bu sağlıklı ikilinin de size kilo aldırmasına neden olur.

Çok yüzüyoruz bir şey olmaz demeyin!

Birkaç dakikada yediğiniz kalorili bir yiyeceğin yakılması 1-2 saatlik bir egzersiz ile mümkündür. Böyle düşününce yüzmenize bu kadar güvenebilirsiniz ki?

İşte bütün bunlara dikkat edersek; daha canlı dolu dolu sağlık açısından kendimizi daha iyi hissettiğimiz bir yaz geçirmiş oluruz.

Çocuklu Yaz Tatili

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Next Post

Önlenebilir Bir Sendrom: Ani Bebek Ölümü Sendromu

Çar Haz 30 , 2021
Aynı zamanda beşik ölümü olarak da bilinen ani bebek ölümü sendromu (ABÖS) 1 yaşından ve genellikle 3 aylıktan küçük bebeklerin açıklanamayan ölümü anlamına gelir. Beşik veya karyola ölümü olarak da adlandırılan ani bebek ölümü sendromu (ABÖS), tamamen sağlıklı olduğu düşünülen bir yaş altındaki bir bebeğin, ani ve beklenmedik şekilde ölmesi ve […]
uyku

Recent Post