Kışın gelmesi hareketsizliği de peşinden sürüklüyor. Kapalı alanlarda uzun süre geçirmek iştahı tetikliyor. Ama tüm bu olumsuzluklardan sıyrılmak sizin elinizde.
Diyetisyen & Yaşam Koçu Gizem Şeber, neden soğuk havalar iştah açıyor, kışı kilo almadan geçirmek için 5 kolay püf nokta, doğal iştah kesiciler, evde hareket etmenin yolları ve iştah kesen kış çorbası tarifi ile sağlıklı beslenmenin yollarını açıklıyor.
Zamanın çoğunu evde genelde televizyon başında veya film izleyerek ve “ne atıştırsak acaba?” diye düşünerek geçirdiğimiz bu soğuk havalarda iştahınız daha fazla açılıyor ve canınız daha fazla karbonhidrat tüketmek istiyor olabilir. Birkaç ufak beslenme tüyosu ile bu karlı havalardan kilo almadan çıkmak mümkün.
Çünkü kış ayında yanlış beslenme, Johns Hopkins Kilo Yönetimi Departmanı’nın verdiği bilgilere göre kısa tatil sürelerinde dahi ortalama 2,5-4 kg arasında almamıza neden olabiliyor. Yani kar tatilinin sonunda dikkat edilmezse pantolonların dar gelmesi kaçınılmaz.
NEDEN SOĞUK HAVALARDA İŞTAH AÇILIYOR?
Soğuk havalarda iştah açılmasının hem fizyolojik hem de psikolojik sebepleri var.
Kısalan günler ve güneş ışığı ile temasımızın azalması sonucunda vücudumuzda D vitamini sentezi azalıyor. Bu da mutlu hissetmemizi sağlayan seratonin hormonunda azalmaya sebep oluyor. Seratonin salgılamanın bir diğer yolu, karbonhidrat tüketmek olduğu için karbonhidrata duyduğumuz çekim giderek artıyor.
Psikolojik sebeplere gelince; can sıkıntısı gibi sebeplerle yemeğe yöneldiğimiz gibi, aslında Dünya’da oldukça sık rastlanan “mevsimsel yeme sendromu” ile de karşı karşıya olmamız mümkün. Mevsimsel yeme sendromu yaşayan kişiler, mevsime bağlı yaşadıkları depresyonu farkında olmadan karbonhidratla tedavi etmeye çalışıyor. Yapılan araştırmalar bu sorunu yaşayan kişilerin günde yaklaşık 800 kalori daha fazla almaya meyilli olduklarını da saptamış durumda.
BU KIŞI KİLO ALMADAN GEÇİRMEK İÇİN 5 KOLAY TÜYO
Kahvaltıyı atlamayın…
Kahvaltı etmeyen kişilerin, düzenli kahvaltı eden kişilere göre günlük kalori alımı daha fazla. Gün boyunca enerjik, mutlu ve tok hissetmenin en temel taşı ise kahvaltı.
Sıvı almayı ihmal etmeyin…
Su ve bitki çayları gibi sağlıklı sıvılar tüketildiğinde sadece metabolizmayı hızlandırmakla kalmıyor. Yapılan bilimsel çalışmalar, yetersiz sıvı tüketen kişilerin daha fazla açlık hissettiğini gösteriyor. Beyinden gelen susuzluk ve açlık sinyallerini kişi bazen karıştırabiliyor. O nedenle canınız birden yemek istediğinde önce su için ve gerçekten aç mısınız değerlendirin.
Her öğünde protein alın…
Proteinli yiyecekler hem sindirilme süreleri boyunca metabolizmayı hızlandırırlar, hem de daha uzun süre tokluk sağlarlar. Her ana öğününüzde süt ürünleri veya et, tavuk, balık gibi hayvansal kaynaklı bir proteine yer açın.
Çorba için…
Öğünde çorba içen kişilerin daha uzun süre tok kaldığı ve öğünde çorba tüketmeyenlere göre öğünde yaklaşık 100 kalori daha düşük tüketmeye meyilli oldukları biliniyor. Öğünlere birer kepçe; az yağlı ve bol sebzeli çorba ilave edin.
Omega-3’ten zengin beslenin…
Omega-3 yağ asitleri depresyona iyi gelir ve daha mutlu hissetmemize yardımcı olur. Böylece mutlu olmak için daha fazla karbonhidrata ihtiyacımız kalmaz. Omega-3 yağ asidinin en kaliteli kaynağı balıktır. Kuruyemişler, keten tohumu, Chia tohumu, semizotu gibi besinlerde bitkisel omega-3 kaynaklarıdır.