Anne sütünü bitiriyor

Anneler dikkat! Anne sütünü çok kısa sürede etkileyip kesilmesine neden oluyor.

Doğum sonrasında bebeğin anne ile buluşması, annenin tenini ve sıcaklığını hissetmesinin oldukça önemli olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Aslı Alay, stresin anne sütünü kestiğini söyledi.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Aslı Alay, “Prematür doğan yoğun bakım desteği alan bebeklerde ise bu temasın gerçekleşememesi nedeniyle anne sütünün salgılanmasıyla ilgili sorunlar yaşanabilir. Bu nedenle erken doğan yoğun bakımda kaldığı için emziremeyen annelerde sık aralıklarla süt sağılması önemlidir. Gece de dahil olmak üzere 2-3 saat aralıklarla meme, süt pompası ile boşaltılmalıdır. Ağızdan beslenmeyen bebeklerde sağılan süt depolanır, daha sonra uygun şartlarda kullanılır. Bebek anne sütü ile beslenmeye başlandığında anne memesini tutmada sorun yaşayabilir. Çünkü çabuk yorulur, çene kasları tam gelişmemiştir. Ancak anne vazgeçmemeli, kararlı olmalıdır. Bazı dirençli memeyi tutamayan bebeklerde silikon meme ucu kullanılır. Silikon meme ucuna üstten enjektörle mama verilir, bebek mamanın anne memesinden geldiğini düşünür ve yaklaşık 8-10 gün içinde anne memesine alışır. Bu yöntem annenin bebekten herhangi bir nedenle uzakta kaldığı, annenin kısa bir süre meme veremediği durumlarda da kullanılır. Yani her zaman anne sütü.” dedi.

Solunum yolu, kulak ve sindirim sistemi enfeksiyonlarına karşı koruyan, alerjik reaksiyonları önleyen, bebeğin ruhsal, zeka ve bedensel gelişimine katkı sağlayan ve birçok kronik hastalıktan koruyan anne sütünün, aynı zamanda anneyi meme ve yumurtalık kanserinden de koruduğunu kaydeden Alay, “Özellikle ekonomik sorunların yaşandığı günümüz şartlarında bebek ve anne sağlığı için parasız, hazır, sağlıklı, koruyucu bu kutsal besinin tüm bebeklerin alması sağlanmalıdır. Annenin sütünün kesilme nedenleri arasında beslenme yetersizliği, düzensiz beslenme ve stres sayılabilir. Özellikle yoğun stres ve üzüntü sütün azalmasına veya kesilmesine neden olabilir. Bu nedenle süt veren annelerde beslenme düzeni, protein alımı ve kalsiyum içeren gıdalar tüketilmelidir. Laktasyonda olan kadınlar 1 kase yoğurt, 1 bardak süt ve bolca beyaz peynir tüketmeli, kahvaltıda yumurta ve günlük menüde mutlaka hayvansal bir protein almalıdır . Demir emilimini arttırmak için yemeklerle bol salata tüketmeli , çay ve kahveyi azaltmalıdır. Ayrıca meyve tüketimi önemli olup, aralarda ceviz, badem, fındık gibi yemişler tüketilmelidir. Çay, kahve, çikolata, alkollü içecekler ve sigaradan uzak düzenli ve dengeli beslenme annenin kilo vermesini de hızlandırır Böyle durumlarda anneyi destelemek ve eş desteği oldukça önemlidir. Anneye emzirme ile ilgili eğitim verilmelidir. Süt miktarı az bile olsa annenin 2 saat aralıklarla emzirmesi önerilir. Ayrıca meme ucu bakımı oldukça önemli olup memenin iltihabi durumlarında ve meme ucu sorunlarında hekim kontrolü ve kısa sürede tedavisi yapılmalıdır. Meme ucunun kızarık olduğu ve kanadığı durumlarda dahi bebeği emzirilmesi sürdürülmelidir” diye konuştu.

Günümüzde mama şirketleri hem anne hemde bebekleri bir müşteri olarak gördükleri için satışa yönelik reklamlar emzirme sırasında her sorunda ebeveynlerin mamaya başvurmalarına neden olduğunu belirten Alya, “Oysaki anne sütü bebek sağlığı için oldukça önemlidir. İlk 6 ay her bebek aylık kontrol edilmeli . Bir ayda ortalama 600-800 gram alan bir bebek de kilo alımı normal olup anne sütü dışında ek beslenmeye ihtiyacı yoktur. Anne sütünün bebeği besleyememesi mümkün değildir. Yeterli kilo alamayan bebeklerde ailedeki diğer bireylerin ve mama reklamlarının da etkisi ile anneler mamaya yönlenebilir. Çocuk, kadın doğum ve aile hekimleri anneleri bu konuda aydınlatmalı, anne sütünün yararları anlatılmalıdır. Ayrıca hastaneler, alışveriş merkezleri gibi insanların yoğun olduğu yerlerde rahat ve hijyenik bebek bakım odalarının bulunması zorunlu olmalıdır” ifadelerini kullandı.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Next Post

Bu Hastalıklar Genç Yaşlı Ayırmıyor

Sal Oca 7 , 2020
Yaşlılık hastalıkları olarak anılan “kalp ve damar hastalıkları” artık herkesin kapısını çalıyor.    Çağın yenilenmesi hayat şartlarını da zorlaştırıyor. Zorlaşan hayat şartları ise sigara/alkol gibi bağımlılıklar ve stresi tetiklediği gibi sağlıklı yaşama ayrılan zamanı da kısıtlıyor. Tüm bunlar ise genç yaşlı demeden tansiyon, kötü kolesterol ve kalp yetmezliğine neden oluyor. […]
Bu Hastalıklar Genç Yaşlı Ayırmıyor

Recent Post