Kalp Ritim Bozukluğu Nedir?
Kalbin normalden farklı ritimleri aritmi olarak isimlendirilir. Kalp ritim bozukluğu olarak kabul edilmeyen tek ritim sinüs ritmidir. Bu ritimde kalbin üst bölümündeki sinoatrial düğüm olarak ifade edilen noktadan bir elektriksel uyarı çıkar ve yavaşça aşağıya doğru karıncıklar ve kulakçıklar arasında yer alan atrioventriküler düğüme ulaşır. Ardından his demetine ilerleyen sinirsel ileti sağ ve sol kollara ayrılarak kalp kasını uyarır ve kanın pompalamasını sağlar. Bu ileti sisteminin herhangi bir noktasında problem meydana gelmesi kalp ritim bozukluğu ile sonuçlanır. Birçok farklı kalp ritim bozukluğu mevcuttur:
TAŞİKARDİ
Kalp atım hızının dakikada 100’ün üzerine çıktığı taşikardiler kalbin üst veya alt bölümlerindeki aktivite artışına bağlı olarak meydana gelir.
ATRİAL FİBRİLASYON
Kalbin atrium (kulakçık) olarak ifade edilen üst bölümünde oluşan bu düzensiz ritim, kalp ritim bozuklukları arasında en sık tespit edilen aritmidir. Düzensizliğin sebebi anormal sayıdaki elektriksel uyarıdır ve bu nedenle atrium kaslarının kasılması kontrolden çıkabilir. Atrial fibrilasyon sırasında kalp hızı 150-200 atım arasında değişkenlik gösterir.
ATRİAL FLUTTER
Kalbin üst bölümlerini ilgilendiren bir diğer aritmi olan atrial flutter bir sinirsel uyarının etkilenen bölgede oldukça hızlı hareket etmesine bağlı oluşur.
BRADİKARDİ
Bradikardi hali kalp hızının dakikada 60 atımın altına inmesini ifade eder. Bu durumun nedeni genellikle elektriksel iletilerin kesintiye uğramasına bağlıdır.
VENTRİKÜLER FİBRİLASYON
Ventriküler fibrilasyon kalp atımlarını sonlandırarak kişinin kardiyak arrest yaşamasına neden olabilecek önemli bir kalp ritim bozukluğudur. Kalbin karıncık (ventrikül) bölgesinde meydana gelen bu durumda kalp kan pompalama işlevini yerine getiremez. Acil tıbbi müdahale sağlanmadığı takdirde ventriküler fibrilasyon kişinin yaşamını kaybetmesine neden olabilir.
Kalp Ritim Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Kalp ritim bozukluğu belirtileri genellikle zararsız gibi görünsede bazen acil müdahale gerektiren aritmiler nedeniyle de meydana gelebileceği için dikkatli olunmalıdır. Aritmilere bağlı oluşan çeşitli belirtiler mevcuttur:
- Kalbin sanki bir atımı atlamış gibi hissettirmesi
- Kalp atışlarının yarışıyor gibi hızlanması
- Atımların aşırı yavaşlaması
- Kalp atışlarında düzensizlik veya duraklama hissedilmesi
Bu belirtilere ek olarak bazı ciddi belirtiler de kalp ritim bozukluğu sırasında meydana gelebilir:
- Göğüs ağrısı
- Nefes darlığı
- Sersemlik
- Bayılma veya bayılayazma
- Ciddi çarpıntı
- Kaygı ve terleme
Kalp Ritim Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?
Daha öncesinde bir kalp rahatsızlığı bulunan kişiler, kalp ritim bozukluğu gelişmesi açısından risk altındadır. Bu hastalıklar sonucunda kalbin çalışma düzeninde bir problem meydana gelebilir. Koroner arter hastalığı, kalp krizi veya yetmezliği, kalbin iç dokularının iltihaplandığı endokardit, kalp kapak rahatsızlıkları ve doğuştan gelen kalp hastalıkları gibi kardiyak patolojiler aritmi gelişimi açısından risk unsuru olarak kabul edilirler.
Bu hastalıklar dışında yaş, cinsiyet ve çeşitli yaşam tarzı faktörleri de kalp ritim bozukluğu gelişiminde etkili olabilir. Ciddi seyirli aritmiler genellikle 60 yaşın üzerindeki bireylerde meydana gelir. İleri yaştaki bireylerin genellikle çeşitli kalp damar problemleri nedeniyle kullanılan ilaçlar da kalp ritminin etkilenmesine neden olabilir. Bazı aritmi türlerinin görülme sıklığı cinsiyetler arasında değişkenlik gösterir. Örnek olarak atrial fibrilasyonun erkeklerde gelişme ihtimali kadınlara göre daha yüksektir.
Beslenme alışkanlıkları kalp ritmini etkileyebilecek bir diğer faktördür. Alkol ya da çeşitli uyarıcı kafein gibi maddeler içeren içeceklerin tüketimi kalbin çalışma düzenini değiştirebilir. Genel olarak tütün kullanan kişilerde aritmi gelişimine karşı bir yatkınlık söz konusu olabilir.
Bu sebepler dışında çeşitli sağlık sorunları da kalp ritim bozukluğu gelişimini tetikleyebilir:
- Şeker hastalığı
- Kronik akciğer hastalıkları
- Pulmoner emboli (akciğere pıhtı atması)
- Amfizem
- Astım
- Uyku apnesi
- Tiroid bezi rahatsızlıkları
- Hipertansiyon (yüksek kan basıncı)
- Kalsiyum, potasyum ya da magnezyum gibi minerallerin düzeylerindeki dengesizlikler
Kalp Ritim Bozukluğu Tanısı Nasıldır?
Kalp ritim bozukluğunun toplumda görülme sıklığı %1,5-5 arasında değişir ve en sık görülen formu atriyal fibrilasyondur. Bazı ritim bozukluklarının herhangi bir belirti meydan getirmemesi nedeniyle aritmilerin gerçek sıklığı bilinmemektedir.
Ritim bozukluğundan şüphelendiği hastada hekimler ilk olarak tıbbi öykü alımı ve fizik muayene uygulamalarına başvururlar. Tıbbi öykü alımında kişinin mevcut belirtileri, önceki hastalıkları ve şuan kullandığı ilaçlar sorgulanır. Daha sonrasında hekimler çeşitli laboratuvar analizleri ile ritim bozukluğu ile sonuçlabilecek durumların varlığını değerlendirebilirler.
Ritim bozukluğunun tanısı göğüs bölgesine yerleştirilen elektrotlar vasıtası ile kalp aktivitesinin değerlendirilebilmesini sağlayan EKG ile konulur. Elektrokardiogram olarak isimlendirilen bu tetkik kalp atımı sırasında oluşan elektrik akımını ve zamanını ölçmeyi sağlar. EKG’nin taşınabilir formu olan Holter kişinin bir günlük kalp aktivitesinin kaydedebilir. Olay kaydedici cihazlar ise rastgele zamanlarda oluşan aritmi tanısında önemlidir. Kişiler aritmiye dair belirtileri yaşadığında üstlerinde bulunan bu cihazları bir tuş vasıtası ile devreye sokarak bu zaman dilimindeki aktiviteyi kayıt edebilirler.
EKG tetkiki dışında Ekokardiyografi (EKO), aritmi tanısı amacıyla başvurulabilecek bir diğer kardiyolojik tanı aracıdır. EKO genel olarak ultrasonografi (USG) gibi çalışır ve kalbin boyutu gibi çeşitli yapısal özelliklerinin değerlendirilmesini sağlar.
Kalp Ritim Bozukluğu Tedavisi Nasıldır?
Ciddi belirtiler ile seyreden kalp ritim bozukluklarının tedavi edilmesi gerekir. Yavaşlamış kalp atımlarının düzeltilmesinde pacemaker adı verilen kalp pilleri kullanılır. Köprücük kemiğinin altına yerleştirilen bu cihazlar ince telleri vasıtası ile kalp atımını normal hızda tutarlar.
Hızlı kalp atımları ile karakterize ritim bozukluklarının tedavisinde ise vagal manevra, ilaç veya kardiyoversiyon gibi uygulamalara başvurulabilir. Vagal manevra olarak ifade edilen ıkınma veya yüze soğuk su çarpmak gibi uygulamalar bazı aritmilerin sonlandırılmasında yeterli olabilir. Hızlı atımlarla karakterize aritmilerde hekimler tedavide antiaritmik olarak sınıflandırılan ilaçları reçetelendirebilirler. Antiaritmik ilaçlara ek olarak özellikle atrial fibrilasyon hastalarında oluşabilecek pıhtıları engellemek amacıyla kan seyreltici ilaçlara başvurulabilir.
Kardiyoversiyon, çeşitli aritmilerin tedavisinde kullanılan bir ritim bozukluğu tedavi yöntemidir. Kardiyoversiyonda cihazın paletleri veya pedleri kişinin kalbini ortaya alacak şekilde yerleştirilir ve kalp atımları ile senkronize bir elektrik akımı uygulanır. Kalbin elektriksel aktivitesinin bu akım ile yeniden düzenlenmesi ve kalp ritminin tekrar normale döndürülmesi amaçlanır.
Kalp ritim bozukluğu sık görülen ve önemli bir sağlık problemidir. Bu rahatsızlığa dair belirtileri vücudunuzda hissetmeniz halinde sağlık kuruluşlarına başvurarak uzman hekimlerden yardım almalısınız.