Hassas Bağırsak Sendromu – İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS)

Hassas Bağırsak ya da diğer adıyla İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS) sindirim sisteminde muayene ya da standart tanı yöntemleriyle yapısal bir bozukluğun saptanmadığı işlevsel bir hastalık. Toplumda yaygın olarak rastlanıyor ve  IBS’nin sebepleri bilinmediği gibi kesin bir tedavisi de bulunmuyor. IBS büyük ölçüde rahatsızlığa ve sıkıntıya yol açmakla beraber bağırsaklara kalıcı bir zarar vermiyor, kanamaya yol açmıyor ve kanser gibi ciddi hastalıklara neden olmuyor. Sıklıkla hafif bir sıkıntıya yol açan IBS bazı kişiler için hareketi kısıtlayıcı olabiliyor. Bu bağlamda da yaşam kalitesi etkileniyor. IBS’li kişiler sosyal ortamlara girmekten kaçınabiliyor, işe gitmekten çekinebiliyor ya da bazen hastalığın yol açtığı ishal , acilen tuvalete koşma ihtiyacı ya da kabızlık gibi belirtiler nedeniyle kısa mesafelere bile yolculuk etmekten korkabiliyor. Yine de IBS’li bir çok kişi diyet, stres yönetimi ve bazen de hekimler tarafından önerilen ilaç tedavileri ile belirtilerini kontrol altında tutabiliyor.

IBS’nin (İrritabl Bağırsak Sendromu) Sebepleri Nelerdir?

Yaklaşık 1,5 metre uzunluğundaki kalın bağırsak, ince bağırsağı rektum ve anüse bağlar. Kalın bağırsağın başlıca işlevi ince bağırsaktan gelen sindirilmiş maddelerden su ve tuzları emmektir. Yaklaşık iki litre sıvı madde her gün ince bağırsaktan kalın bağırsağa girer. Bu madde sıvının ve tuzların büyük kısmı geri emilene kadar günlerce orada kalabilir. Dışkı daha sonra kalın bağırsağın içinden bir takım işlemlerden geçerek ,tuvalete gitme ihtiyacı  ortaya çıkıncaya kadar depo edileceği  kalın bağırsağın son kısmına doğru ilerler.

Kalın bağırsak hareketi (bağırsak kaslarının büzülmesi ve içindekilerin hareketi), kalın bağırsak kasındaki elektriksel aktiviteyle sinirler ve hormonlar tarafından kontrol edilir. Elektriksel aktivite kalp fonksiyonunu kontrol eden mekanizmaya benzer.

Kalın bağırsağı kasılma hareketleri, içindekileri yavaşça geriye ve ileriye, ama esas olarak rektuma doğru iter. Güçlü kasılmalar, her gün birkaç defa dışkının kalın bağırsak boyunca ilerlemesini sağlar. Bu güçlü kasılmaların bazıları bağırsak hareketlerine ve dışkılamaya yol açar.

Doktorlar organik bir sebebe rastlayamadıklarından, IBS’nin çoğunlukla duygusal çatışma ya da stresten kaynaklandığı düşünülüyor. Stresin IBS belirtilerini daha da kötüleştirmesinin yanı sıra araştırmalar diğer faktörlerin de önemine işaret ediyorlar. Konunun uzmanlarına göre IBS’li bir insanda kalın bağırsak kasının sadece hafif bir uyarıcıdan sonra bile kasılmaya başladığı bildirilmiş. IBS’li kişilerin kalın bağırsaklarının normalden çok daha hassas ve tepkisel olduğu ve bu nedenle çoğu insanı rahatsız etmeyecek basit uyarıcılara bile güçlü yanıtlar verdiği düşünülüyor.

Yemek yemek ya da kalın bağırsaktaki gaz veya diğer maddelerden kaynaklanan şişkinlik gibi sıradan olaylar IBS’li kişilerde aşırı tepkiye neden olabiliyor. Belli ilaçlar ve yiyecekler bu kişilerde kasılmaları tetikleyebiliyor. Bazen kasılmalar dışkının geçiş zamanını uzatıyor ve bu da kabızlığa neden oluyor. Çikolata, süt ürünleri ya da fazla miktarda alkol çoğunlukla bu durumun sorumlusu olarak görülebilir. Kafein birçok insanda dışkının yumuşamasına sebep olur. Fakat IBS’li kişileri etkilemesi çok daha olasıdır. Bir diğer önemli nokta IBS’nin cinsiyet ve hormonlarla ilgili olması.Araştırmacılar üreme hormonlarının IBS belirtilerini artırdığını ve bu nedenle IBS’li kadınların adet  dönemlerinde daha fazla belirtiyle karşılaştıklarını ileri sürüyor.

IBS’nin (İrritabl Bağırsak Sendromu) Belirtileri Nelerdir?

Normal bağırsak fonksiyonunun kişiden kişiye değişiklik gösterdiğinin farkında olmak önem taşır. Normal bağırsak hareketi bir günde üç kereye kadar olabileceği  gibi bir haftada üç kez gibi seyrek aralıklarla da olabilir. Her iki durum da normal kabul edilir ancak dışkıda kan ya da kramp şeklinde ağrı yoktur. IBS’li kişiler genellikle kabızlık ya da ishale eşlik eden kramp tarzında  karın ağrıları tanımlarlar. Bazı kişilerde kabızlık ve ishal dönemleri birbirini takip eder.

Bazen IBS’li kişilerin dışkılarında bol mukus bulunur. Kanama, ateş, kilo kaybı ve devamlı ciddi ağrılar IBS’nin belirtileri değildir ve başka problemlere işaret ediyor olabilir.

İrritabl Bağırsak Sendromu

IBS (İrritabl Bağırsak Sendromu) Nasıl Teşhis Edilir?

IBS genellikle doktorlar daha ciddi organik hastalık olasılıklarını dışladıktan sonra  teşhis edilir. Doktorunuz belirtilerin dikkatli bir tanımlanmasını içeren tam bir tıbbi öykünüzü alır. Fiziksel muayene ve laboratuar testleri uygulanır. Kanamanın olup olmadığını anlamak için dışkı örneği test edilir. Doktorunuz ayrıca organik bir hastalık olup olmadığından emin olmak için röntgen ya da kolonoskopi (kalın bağırsağı esnek bir tüp aracılığıyla izleme) gibi tanı yöntemleri uygulayabilir.

Diyet ve Stres IBS’yi Nasıl Etkiler?

IBS’li birçok insan belirtilerinin yemek yemelerinin ardından ya da stres altında olduklarında ortaya çıktığını belirtiyor. Kimse bu rahatsızlığın neden ortaya çıktığı konusunda emin olmasa da bilim adamlarının bazı ipuçlarına sahip oldukları biliniyor.

Yemek yemek kalın bağırsakta kasılmalara yol açar. Normalde bu tepki, yemekten sonra 30 ile 60 dakika içerisinde bir bağırsak hareketi olması için uyarıcı rol oynar. IBS’li kişilerde bu uyarım çok kısa zamanda ortaya çıkabilir ve ağrı, kramp ya da ishal buna eşlik edebilir.

Tepkinin kuvveti genellikle yemeğin içerdiği kalori ve özellikle de yağ ile ilgilidir. Her şekildeki yağ (hayvansal ya da bitkisel) kalın bağırsak kasılmaları  için güçlü bir uyarıcıdır. Bir çok yemek; özellikle her çeşit et, kümes hayvanlarının derisi, tam yağlı süt, krem peynir, tereyağı, bitkisel yağ, margarin, hamur işlerine katılan yağ, avokado, çırpılmış krema  gibi gıdalar yüksek oranda yağ içerir.

Stres de IBS’li kişilerde kalın bağırsak kasılmalarını uyarıcı etkiye sahiptir. Bu süreç tamamıyla anlaşılamamakla birlikte bilim adamları kalın bağırsağın kısmen sinir sistemi tarafından kontrol edildiğine işaret ediyorlar. Zihinsel sağlık terapileri ve stres azaltma (rahatlama eğitimleri) IBS’nin belirtilerini gidermeye yardımcı olabiliyor. Yine de doktorlar bunun IBS’nin kişilik bozukluğundan kaynaklandığı anlamına gelmediğini özellikle vurguluyorlar. IBS en azından kısmen kalın bağırsak kasılmalarının  ve hassasiyetinin bozukluğu anlamına geliyor.

İyi Bir Diyet IBS Tedavisine Nasıl Yardımcı Olabilir?

Çoğu insan için düzenli bir diyet uygulamak IBS belirtilerini azaltır. Diyetinizi değiştirmeden önce hangi yiyeceklerin rahatsızlığa sebep olduğunu belirleyen bir kayıt tutmanız ve bulgularınızı doktorunuzla paylaşmanız olumlu olacaktır. Diyetinizde değişiklik yapmanıza yardımcı olması amacıyla bir diyetisyene danışmayı da isteyebilirsiniz. Örneğin, süt ürünleri belirtilerinizi artırıyorsa, bu yiyeceklerden daha az tüketmeyi deneyebilirsiniz. Yoğurt daha iyi tolere edilebilir, çünkü laktaz sağlayan organizmalar içerir. Laktaz süt ürünlerinde bulunan bir şeker olan laktozun sindirimi için gerekli bir enzimdir. Süt ürünleri vücudunuzun ihtiyaç duyduğu kalsiyum ve diğer besin maddelerinin önemli bir kaynağı olduğu için yerine tükettiğiniz yiyeceklerin yeterli besin öğelerini içerdiğinden emin olmalısınız.

Birçok durumda lifli perhiz yemekleri IBS belirtilerini azaltır. Tam tahıl ekmekler ve tahıllar, fasulye, meyve ve sebzeler iyi lif kaynaklarıdır. Serbest satılan lif katkılarını kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız. Yüksek lifli diyetler kalın bağırsağı hafif şiş tutar ve bu da kasılmaların gelişmesini engellemeye yardımcı olur. Bazı lif formları ayrıca dışkıda su tutar ve böylelikle atılması zor sert dışkıların oluşmasına engel olur. Doktorlarınız genellikle sadece yeteri kadar lif tüketmenizi önerir ve böylelikle yumuşak, kolay atılan ve ağrısız bağırsak hareketleri ile karşılaşacağınızı belirtirler. Yüksek lifli diyetler gaza ve şişkinliğe yol açsa da birkaç hafta içinde vücudunuzun diyete uyum sağlamasıyla birlikte belirtiler de ortadan kalkacaktır.

Fazla yemek yemek IBS’li insanlarda kramplara ve ishale yol açabilir. Eğer sık ve küçük öğünler alır ya da küçük porsiyonları tercih ederseniz belirtiler hafifleyebilir. Özellikle yemekleriniz makarna , pirinç, tam tahıl ekmek ve tahıllar, meyve ve sebzeler gibi az yağ ve yüksek oranda karbonhidrat içeriyorsa yardımı olabilir.

İlaçlar IBS Belirtilerini Giderebilir mi?

IBS’yi tedavi etmenin belli bir yolu olmamakla birlikte doktorunuz serbest satılan lif katkıları, kabızlık durumunda müshil ya da yine serbest satılan anti-diyare ilaçları kullanmanızı önerebilir. Ayrıca belirtilerinizi gidermeye ve IBS’nin yaşam tarzınız üzerindeki etkilerini azaltmaya yardımcı olabilecek farklı tedavi programları da önerebilir.

IBS’nin Daha Ciddi Problemlerle Nasıl Bir İlişkisi Vardır?

IBS’nin herhangi bir ciddi organik hastalığa sebep olduğuna ilişkin bir bulgu bulunmadığı gibi IBS ile Crohn hastalığı ya da ülseratif kolit gibi İltihabi Bağırsak hastalıkları arasında da bir ilişki kurulamadı. IBS kansere de neden olmaz. Ancak bazı hastalar IBS’nin daha ciddi türleri ile karşı karşıya kalabilir, ağrı ve ishal korkusuyla normal aktivitelerine ara verebilirler. Bazı durumlarda doktorlar zihinsel sağlık terapileri önerebilirler.

Hassas Bağırsak Sendromu, bağırsaklarda yaygın olarak görülen bir bozukluktur ve kramplı ağrılara, gaza, şişkinliğe ve bağırsak alışkanlıklarında değişikliklere sebep olur. Bazı IBS’li kişiler kabızlıkla ( zor ya da seyrek bağırsak hareketleri), bazıları ishalle (sıklıkla acil bir ihtiyaçla ortaya çıkan sık ve yumuşak dışkı) ve bazıları da her iki durumla karşılaşır. Bazen IBS’li kişi bağırsak hareketi için kramplı bir ihtiyaç hissedebilir ama bağırsak hareketi gerçekleşmez.

Yıllar boyunca IBS kolit, mukoz kolit, spastik kolon, spastik bağırsak ve fonksiyonel bağırsak rahatsızlığı gibi çeşitli isimlerle adlandırıldı. Bu terimlerin çoğu yanlış kullanıldı. Örneğin kolit kalın bağırsağın yani kolonun iltihabı (yangı) anlamına gelir. Oysa IBS iltihaba sebep olmaz. Bunun yanında daha ciddi bir bozukluk olan ülseratif kolitle de karıştırılmamalıdır.

Karaciğer Yağlanması Nedir? Belirtileri & Tedavisi

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Next Post

Lipödem (Ağrılı Selülit)

Cts Eki 31 , 2020
Kadınlarda sık görülen Lipödem (Ağrılı Selülit) erken tanı ve tedavisinin oldukça önemli olduğunu vurgulayan Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. F. Figen Ayhan, konu hakkında bilgi verdi. Uzmanlar sıklıkla obezite ile karıştırıldığı için yanlış bir şekilde tedavi edildiğini belirttikleri Lipödem’in genellikle ergenlik dönemine giren kız çocuklarda olmak üzere, yaşamın herhangi […]
Lipödem

Recent Post