Ritim hızı 100’ün üzerinde veya altında olmamalı!
Kalp dokusunu meydana getiren hücrelerin her birinin elektrik üretebilme yeteneği var. Bunlar arasındaki ahenk bozulunca da ritim bozukluğu ortaya çıkıyor. Yaşamı tehdit edebilen ritim bozukluğu 3 nedenden kaynaklanıyor. Eğer karıncıklardan kaynaklanıyorsa nispeten daha tehlikeli olabiliyor. Örneğin bayılmaya, hatta ani kalp ölümüne yol açabiliyor.
Kalbimiz herkesin kabaca yumruğu kadar bir büyüklüğe sahip özel bir kas dokusundan oluşuyor. İnsan kalbinin hem elektriksel hem mekanik işlevleri bulunuyor. Bunlar arasında temiz kanı organlara göndermek ve kirli kanı da akciğere gönderip onun temizlenmesini sağlamak yaşamsal özelliğe sahip. Kalp bu görevlerini yerine getirerek insan dolaşımını ömür boyu ayakta tutmaya çalışıyor. Bunun dışında kalp dokusunu meydana getiren hücrelerin her birinin elektrik üretebilme yeteneği var. Bunlar ahenk içinde çalışıyor. Ahenk bozulunca da ritim bozukluğu ortaya çıkıyor Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Tayfun Açıl kalp ritim bozukluğu hakkında en çok merak edilen soruları yanıtladı:
Kalp ritmini neler bozuyor?
Kalp ritmini bozan başlıca 3 neden var:
* Kalbin elektriksel özelliklerini bozan her türlü yapısal kalp hastalığı.
* Yapısal bozukluk olmadığı halde kalpte doğrudan oluşan elektriksel kalp hastalıkları.
* İnsan bünyesini strese sokan her türlü iç ve dış etken.
Kalp ritim hızı hangi değerde olmalı?
Her insanın kalbinde, sağ kulakçıkta yer alan ve elektriksel uyarı oluşturan sinüs düğümü diye bir merkez var. Burada oluşan uyarılar, özelleşmiş ileti yollarından iletilerek kalbin karıncıklarına yayılıyor. Bu sayede kalp kasında bir kasılma meydana geliyor ve kan da bu şekilde pompalanıyor. Normalde sinüs düğümü bunu kişi dinlenme halindeyken dakikada 60-100 arasında bir hızla yapıyor, bu da nabız dediğimiz durumu yaratıyor. Kalbin ritim hızı 100’ün üzerine çıkarsa da, 100’ün altına inerse de rahatsızlık yaratıyor.
Ritim bozukluğu ne tür sorunlar oluşturuyor?
Tıpta “aritmi” adı verilen ritim bozuklukları, kalbin kulakçıklarından kaynaklanan türde olabildiği gibi, kalbin karıncıklarından kaynaklanan türde de olabiliyor. Karıncıklardan kaynaklanıyorsa nispeten daha tehlikeli olabiliyor. Örneğin bayılmaya, hatta ani kalp ölümüne neden olabiliyor. Bu ritim bozukluklarının bazısının nedeni bilinmemekle birlikte birçoğu genetik olabiliyor. Ritim bozukluklarında eğer nabız 100’ün üzerindeyse “taşikardi” deniliyor. Eğer 60’ın altında bir nabza neden olan ritim bozukluğu varsa “bradikardi” deniliyor.
Ritim bozukluklarının belirtileri neler?
Normalde kalp atışlarının farkında olmayız. Fark eder hale gelirsek buna çarpıntı diyoruz. Ama bunun yanı sıra baş dönmesi, bayılacakmış gibi olma gibi durumlar ortaya çıkabiliyor. Hatta en kötüsü ani kalp ölümü şeklinde kendini gösterebiliyor.
Kalbin ritmini neler bozuyor?
– İnsan bünyesini strese sokan her türlü iç ve dış etken kalp ritim bozukluğu yaratabiliyor. Psikolojik stres de buna yol açabiliyor.
– Zeminde yatan elektriksel kalp hastalığı varsa aritmi tetiklenebiliyor.
– Aşırı soğuk, aşırı sıcak olabiliyor. Sıcak havalarda kalp hızlı artıyor, aşırı soğuk havalarda ise nabız sayısı düşüyor.
– Deprem gibi doğal afetler kalp krizini tetikleyebildiği gibi, kalp ritim bozukluklarını da tetikleyebiliyor, ancak yine de zeminde başka bir sorun olması lazım. Herkeste olacak diye bir kural yok. Bu tür olaylar gerginliğe yol açtığı için anksiyete yaratıyor. İstirahat kalp hızının yüksek olmasına neden olabiliyor.
Toplumda görülme sıklığı nedir?
Kalbin kulakçığından kaynaklanıyorsa binde 2 civarında oluyor. ABDde ani kalp ölümü gibi ciddi ritim bozuklukları toplumda yılda yaklaşık 300-350 bin arasında görülüyor. Avrupa’da benzer rakamlar var. Kulakçıktan kaynaklanan kısa devreye bağlı olanlar genelde daha çok genç kadınlarda görülüyor. Ama daha ölümcül olarak nitelendirdiğimiz ve karıncıklardan kaynaklanan ritim bozuklukları kalp damar tıkanıklığı olan, yüksek tansiyon sorunu bulunan hastalarda olacağı için daha ileri yaşlarda meydana geliyor.
Ritim Bozukluğu Tanısı nasıl konuyor?
Kalbin elektriksel özelliğini görüntü haline çeviren, halk arasında elektro ya da EKG denilen tetkikle tanı konulabiliyor. Bunun 24 saatlik olanı da var. Holter EKG ya da ritim holter ile tanı konulabiliyor. Bunun dışında girişimsel bir işlem olan elektrofizyolojik çalışma da tanı koymada kullanılıyor. Kalbin içine özel kablolar yerleştirilerek kalbin elektriksel özelliği ortaya konuluyor. Ritim bozukluğu varsa bu şekilde teşhis edilebiliyor.
Ritim bozukluğunu önlemek için neler yapmalı?
Basit ritim bozuklukları sağlıklı bireylerde de görülebiliyor. Bunlarda genelde tedaviye gerek duyulmuyor. Bu kişilerin kafeinli içecekler, sigara tüketimi, stres, uykusuzluk ve bazı grip ilaçlarından uzak durmaları gerekiyor.
Ne tür tedaviler uygulanıyor?
Basit olmayan ritim bozukluklarında ilaç tedavisi uygulanıyor. Ancak ilaç tedavisi uygulandığı sürece etkili oluyor, kesin tedaviyi sağlamıyor. Eğer kısa devreye bağlı ritim bozukluğu varsa o zaman kısa devreye neden olan anormal ileti yolunun yakılması ile tedavi ediliyor. Buna “Radyofrekans Ablasyon Yöntemi” deniliyor. Bu işlemde hasta anjiyografi odasına getiriliyor. Masaya yatırılıyor. Kasıktan ve bazen boyundan özel kablolar kalbin içine yerleştiriliyor. Anormal ileti yolunun yeri bulunduğunda, yine özel bir kateter olan ablasyon kateteri ile kalbin hastalıklı bölgesine gidiliyor. Radyofrekans dalgası yardımıyla oluşan ısıyla o bölge tahrip ediliyor. Kalbin içine girilip ısı veriliyor. Bu ısı 50-70 derece arasında oluyor. Ancak, hasta bu ısıyı hissetmiyor. Yani, herhangi bir acı duymuyor.
Kriyoablasyon yöntemi nedir. Hangi durumlarda başvuruluyor?
Anormal ileti yollarının ortadan kaldırılması için “kriyoablasyon” denilen ve nispeten daha yeni olan bir yöntem daha uygulanabiliyor. Kalbin içine girilerek, eksi derecelerde soğutma ve tahrip etme yoluna gidiliyor. Kalbin içinde anormal iletiye yol açan bölge aşırı donduruluyor, eksi 75 derecede soğutuluyor. Soğuk da o hücreleri öldürüyor. Anormal ileti yollarını ortadan kaldıran bu işlemlerin süresi ritim bozukluğunun türüne göre değişebiliyor. Genelde ortalama bir iki saat içinde sorun çözümleniyor. Komplikasyon oranı çok düşük. Yüzde 5-10 arasında nüks edebiliyor. Genelde çok iyi ve kalıcı çözüm veriyor. Hasta sırf bundan dolayı hasta ilaç alıyorsa bu tedaviden kurtuluyor. Bu işlemi elektrofizyoloji eğitimi almış uzman kardiyologların yapması büyük önem taşıyor.