Türk kültüründe önem arz eden bayramlardan birisi de Kurban Bayramı’dır. Ancak Kurban Bayramı’nda geleneksel ritüellerin yaşanması ve bayramın uzun sürmesi sebebiyle insanların düzenli hayatlarında birtakım değişiklikler yaşanabilmektedir. Besin içeriğinin misafirperverlik duygusu ile artmasıyla tatlılar, hamur işleri, dolmalar ve bayrama özgü et yemekleri menüleri doldurmaktadır. Öğr.Gör. Elif Üner, Kurban Bayramı’nı sağlıklı geçirmek için önerilerde bulundu.
Kurban etini en az 1 gün dinlendirin
Yeni kesilen etin sindirim açısından zorluk yaşattığı saptanmıştır. Bu sebeple kesilen etlerin en az 1 gün dinlendirilmesi sindirim sisteminin işleyişi açısından önem arz etmektedir. Özellikle yağ oranı fazla olan et yemeklerinin içerdiği kolesterol miktarı sebebiyle kalp hastalıkları bu süreçte bireyleri tehdit etmektedir.
Doymuş yağlar kalp damar tıkanıklıklarına ve uzun dönemde kalp krizine neden olabilmektedir. Kalp hastalığı öyküsü olan bireylerin bu dönemde dikkatli olması ve normalin üzerinde kırmızı et tüketmemeleri önerilmektedir.
Etin yanında salata çeşitlerini tercih edin
Kurban Bayramı’nda, Bayram geleneklerimizden olan tatlı, şeker tüketimine ek olarak kırmızı et tüketiminin miktarı ve sıklığı artmaktadır. Ancak özellikle bu dönemde şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve diyabet (şeker hastalığı) hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Kurban bayramında; sağlıklı beslenmenin temel prensiplerine, yiyecek seçimine, porsiyon kontrolüne ve besin gruplarının dengeli dağıtılmasına özen gösterilmelidir.
Bayram menülerinin zenginliği ufak yemek kaçamaklarına müsait olsa da menülerin içerik ve kalori açısından dengelenmesi önemlidir. Et yemeklerinin yanında pirinç pilavı ve bol şerbetli tatlılardan ziyade yeşillikten zengin salata çeşitleri tercih edilmelidir.
Yemekten önce tempolu yürüyüş yapın
Bayram süreci sadece beslenme açısından ödül olarak değerlendirilmemelidir. Tatilde sadece yemek yemek yerine yürüyüş gibi tempolu hareketler, yoğun iş temposundan kaçış şeklinde ufak tatil programları tavsiye edilmektedir. Sabah ya da akşam saatlerinde yemeklerden önce yapılan tempolu yürüyüşler endorfin oranını arttıracak ve ana öğünlerdeki şeker tüketme isteğini azaltacaktır.