Koronavirüs bağışıklığını arttırmak için D vitamini

Vitamin D miktarı ile Covid19 hastalığının şiddetinin ters orantılı olduğunu artık öğrendik. Yani vücuttaki D vitamini seviyesi yükseldikçe koronavirüs hastalığının şiddeti azalıyor. Bu konuyla ilgili çok sayıda yayın yapıldı, istatistiksel bilgiler verildi. Konuyla ilgili Dr. Ayşegül Çoruhlu’nun yayınladığı vitamin D’yi yükseltmek için yapılacaklar ile ilgili yazısını sizlerle paylaşıyoruz..

Öncelikle Vitamin D miktarının >30 ng/ml olması koruyuculuğun en alt değeri olarak veriliyor. Bu değer ve üzerinde olmasını sağlamalıyız. Ancak önce NEDEN vitamin D’miz hep  azdır, ona odaklanalım. Gözardı edilen noktaları sorularla kendinize sorun, sebebi bulun.

NEDEN Vitamin D miktarınız düşük?

Bunun için kendinize şu soruları sorun:

  1. Vitamin D için, UVB dalga boyu güneş ışığı gerekli. Bu ancak saat 11-15 arasında mümkün.
    Bu saatlerde güneş ile 10 ila 20 dk temasımız var mı?
  2. Vücudun %30’luk kısmının bu sürede teması lazım. Kollar- bacaklar bu oranı tamamlar.
    Bu kadar kısmınızı güneşe 10-20 dk günlük tutabiliyor musunuz?
  3. Burada marifet sürekli güneş altında olmak, tüm yaz yatıp kararmak değildir. Cilt koyulaştıkça daha zor vitamin D oluşur. Yani marifet az süre ama her gün  güneşlenmektir.
    Bütün yaz cilt renginizi koyulaştırmayı vitamin D almak olarak yanlış algılıyor musunuz?
  4. Vitamin D için cildin lipid yani yağ yapısı önemlidir. Vitamin D cilt hücrelerindeki bir tür kolesterolden yapılır. Bu hücrelerdeki  kolesterol azlığı ciltten vitamin D oluşumunu azaltır.
    Kolesterol düşürücü ilaçlar kullanıyorsanız vitamin D’niz yükselmiyor olabilir mi?
  5. Vitamin D ve kolesterol bağlantısıyla, vegan iseniz hayvansal gıda yemeseniz de gerekli takviyeleri almıyor olabilir misiniz?
  6. Vitamin D kolesterol bağlantısıyla, yağsız diyetlerde ısrar ediyor olabilir misiniz?
  7. Vitamin D kolesterol kadar diğer iyi yağlar ile de bağlantılıdır. Bu yağları besinlerden almak için,  yağ emiliminde rol alan organlarınızda sorun var mı? Safra keseniz duruyor mu, taş çamur var mı? Pankreasınız yağ sindirimi için yeterince enzim salgılayabiliyor mu? Diyabet sebebiyle pankreas yorgunluğunuz var mı? Dışkınızın yağlı ve açık renkli olduğu oluyor mu?  Bağırsaklarınızda ülseratif kolit, İBS veya sızdıran barsak gibi hastalık tanılarınız var mı?
  8. Omega yağlarının cilt hücrelerindeki miktarı vitamin D için çok önemlidir. Omega 3 az ise ışık tutulamaz. Eskimolar kutup bölgesinde omega 3 ü bol balıklar yedikleri için vitamin D’siz kalmazlar. Omega 3’leri balıktan arttıkça , az ışığı bile çok tutarlar.
    Ne kadar omega 3 içeren balık, keten tohumu gibi besinler tüketiyorsunuz?
  9. Vitamin D için cildin iyi yağları ne durumda? Yine ciltteki doğal yağınızı fazla yıkama , cilde pH’ı uygun olmayan kurutucu sabunlar, yıkama jelleri vs ile kurutuyor olabilir misiniz?
  10. Cilt yaşınız mühim. Yaş ilerledikçe cildin Vitamin D yapabilmesi azalıyor. Cildin rengi mühim. Koyulaştıkça ışığı geçirmez oluyor.
    Koyu tenli iseniz daha uzun süreli güneşlenmeniz gerektiğini biliyor musunuz?
  11. Dünyada hangi lokasyonda yaşıyorsunuz.? Ekvatordan ne kadar uzaklaşırsanız vitamin D ihtiyacınız o kadar artar.
  12. Vitamin D yapımı sadece cilt ile değil, karaciğer ve böbreğin de işin içine girdiği bir süreçtir.
    Karaciğer ve böbrek rahatsızlığınız var mı ?
  13. Vitamin D için bir diğer olmazsa olmaz, sülfürdür. Sülfürlü besinler tüketiyor musunuz? (Sarımsak, soğan, brokoli, yumurta, karnıbahar, sülfür – sistein içeren takviyeler)
  14. Karantina boyunca tamamen güneşsiz kaldınız mı? Şu an ki seviyenizi ölçtürdünüz mü? Vitamin D yi takviye olarak aldıysanız şimdi ‘orjinal kaynaktan’ güneşten depolarınızı kışa kadar doldurmaya hazır mısınız?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Next Post

Kahvaltı etmeli mi etmemeli mi?

Çar Kas 11 , 2020
Giderek artan kanıtlar , enerji dengesi ve metabolizmasının bir modülatörü olarak biyolojik saatin önemini vurgulamaktadır. İnsanlarda yapılan son çalışmalar, besinle alınan kalorilerin sabahları akşamlara göre daha verimli kullanıldığını göstermiştir ve bu,  daha iyi kilo kaybı ile kendini göstermektedir. Bunu yapan  sabah enerji metabolizmasının arkasındaki mekanizmalar henüz net değildir, ancak enerji metabolizmasındaki sirkadiyen […]
Kahvaltı sofrası

Recent Post